Ekili ve dikili alanları yok edecek, vazgeçilsin

Antalya Kent Konseyi, Korkuteli’de planlanan kömür ocağı ile ilgili hazırladığı raporda, “Planlanan tesis 339,514 dekar sulu birinci sınıf tarım alanı ile 54,822 dekar meyve ağacı dikili alanı yok edecek. Su kaynaklarını kirletecek. Bu yatırımdan vazgeçilsin” uyarısı yaptı.
Antalya Kent Konseyi Tarım Çalışma Grubu, Korkuteli ilçesine bağlı Dereköy Mahallesi Yaylası’nda açılması planlanan kömür ocağı ile ilgili rapor hazırladı. Yaylada sulu mutlak tarım ve dikili tarım arazileri üzerine kurulması planlanan kömür ocağı ile ilgili yapılan inceleme, toplanan bilgi ve belgeler ışığında tespit ve önerilerini sıralayan Tarım Çalışma Grubu, bölgenin tarımsal özelliğine ve üretim niteliklerine işaret ederek, “Bu yatırımdan vazgeçilsin” çağrısı yaptı.
‘HER TÜRLÜ TARIMSAL ÜRETİME ÇOK UYGUN’
Raporda bölgenin tarıma son derece elverişli, tamamı sulanan birinci sınıf mutlak tarım arazisi olduğu, alanda önceki yıllarda İl Özel İdaresince yapılmış ve halen kullanılan açık ve kapalı sistem sulama kanaletleri bulunduğu vurgulandı. Kömür ocağı açılacak alanın bir bölümünün elma, armut, kayısı, kiraz ve vişne gibi dikili meyve ağaçlarıyla kaplı olduğu belirtilen raporda, “Alan, iklime uygun her türlü tarımsal üretime çok uygundur” denildi.
10 YIL SÜRELİ RUHSAT VERİLMİŞ
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığınca 2020 yılında Dereköy sınırları içinde toplam 1972 dekar alanda 10 yıl süreli kömür madeni ocağı ruhsatı verildiğinin hatırlatıldığı raporda, şirketin yaklaşık 400 dekarlık sulu mutlak tarım alanı üzerinde kömür ocağı açmak için Korkuteli Belediyesi’ne başvurduğu belirtildi. Korkuteli Belediyesi’nin de Toprak Koruma Kurulu’na alanın tarım dışı kullanımına izin verilmesi için yaptığı ilk başvurunun reddedildiği, ikinci başvurunun ise kabul edildiğinin belirtildiği raporda, şu görüşlere yer verildi:
“Toprak Koruma Kurulu, 16.10.2020 tarihinde konuyu tekrar ele aldı. Kurul, kömür ocağı işletmesi için alternatif bir alanın olmadığına ve daha da kötüsü varmış gibi sahanın bu faaliyet dışında kullanılmak istenmesi halinde 5403 sayılı kanun kapsamında yeniden izin alınması kaydı ve şartı ile alanın tarım dışı kullanımına izin vermiş ve kömür ocağı açılmasının yolunu açmıştır. Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Kanunu’na göre illerde Toprak Koruma Kurulları oluşturulmuştur. Ne yazık ki bu kurullar tarım alanlarının korunmasından ziyade amaç dışı kullanımına onay veren kurumlar halini almışlardır. Bu kurullarda çoğu zaman kamu yararı konusu tarım toprakları aleyhine işletilmiştir. Planlanan tesis, 339,514 dekar sulu birinci sınıf tarım alanı ile 54,822 dekar meyve ağacı dikili alanı yok edecektir.”
‘BU YATIRIMDAN VAZGEÇİLMELİDİR’
Bölge halkının tek geçim kaynağının bu tarımsal üretimin olduğu belirtilen raporda, şu uyarılar yapıldı:
“Kömür ocağı işletmesi, kırma, eleme ve paketleme tesisi, sadece üzerine kurulan tarım alanının yok olmasına neden olmayacak, bütün çevrenin, çevresindeki tarım alanlarının, yer üstü ve altı sularının kirlenmesine de neden olacaktır. Tesisin tozu, açık alanda çok uzak mesafelere kadar ulaşacak, bitkilerin yaprakları üzerindeki stomalarını kapatarak kurumalarına ve verim kayıplarına neden olacaktır. Tesiste kullanılacak suyun kirlenmesi sonucu doğaya bırakılacak kirli sular Korkuteli Barajı’na birçok yoldan hızla akacaktır. Bu da baraj suyunun kirlenmesine yol açacak ve tüm Korkuteli halkını tehdit edecektir. Kirli sular tarımsal sulamayı da etkileyerek verim kayıplarına neden olacaktır. Bu, insanımızın sağlığını olumsuz olarak doğrudan etkileyecek bir yatırımdır. Bu nedenlerle bu yatırımdan vazgeçilmelidir. Tesis bölgede tarımın yok olmasına, çevrenin kirlenmesine, Korkuteli Barajı’nın, yeraltı ve üstü su kaynaklarının kirlenmesine ve kullanılamayacak hale gelmesi gibi birçok olumsuz sonuçlar doğuracaktır. Bu nedenlerle bu yatırımın durdurulması ve iptal edilmesini Antalya Kent Konseyi olarak talep ediyoruz.”