Antalya Kent Konseyi’nde sezon öncesi toplanan turizmcilerden çağrı: AB ile ikili görüşmeler hızlandırılmalı

Antalya Kent Konseyi Turizm Çalışma Grubu, turizm sezonu öncesi 2021 sezonuyla ilgili bir toplantı yaptı. Toplantıda Türkiye’nin pandemi sürecinde hamlelerini sürerek talebini yurtdışında daha kuvvetli duyurması gerektiği belirtilerek, “Turizm her ne kadar çabuk ve hızlı reaksiyon alınsa da sadece Rus pazarına endeksli olmamalı. Bu yüzden AB ile ikili görüşmeler bir an önce hızlandırılmalı” denildi.

Antalya Kent Konseyi Turizm Çalışma Grubu, turizm sezonu öncesi “2021 sezonuna dair öngörü ve öneriler” konulu bir toplantı yaptı. Kent Konseyi Toplantı Salonu’nda pandemi önlemleri alınarak yüz yüze yapılan toplantıya tur operatörleri, turizmle ilgili sivil toplum örgütleri ve sektör temsilcileri katıldı. Turizm Çalışma Grubu Başkanı Recep Yavuz moderatörlüğündeki toplantıda sektörle ilgili durum tespiti yapılırken, 2020 yılının sayılarla bir özet sunumu yapıldı. Buna göre dünya turizmi gibi Antalya ve Türk turizmi yüzde 70’lerin üzerinde turist ve gelir kaybı yaşadı.

Toplantıda 2021 yılına dair durum tespiti yapılarak, halihazırda rezervasyon dönemine denk gelen bugünlerde yurtdışındaki tatil olgusu ve olası turizm hareketi de konuşuldu. Toplantıyla ilgili hazırlanan raporda, “Toplantımızda insanların birinci gündeminin sağlık olmakla birlikte, psikolojik olarak tatil ihtiyaçlarının eskiye göre çok daha arttığı tespiti öncelikle dile getirilerek, 2020 yılından daha fazla insanın seyahat edeceği ve o yüzden bir an önce gidebileceği tatil ülkesini bulmaya çalıştığı gözlemlendi” denildi.

‘ALMANYA’NIN BİRİNCİ GÜNDEMİ AŞILANMA’

Antalya’nın en önemli pazarı konumundaki Almanya, toplantıda kapsamlı olarak ele alındı. Raporda, Almanya ile ilgili şu tespitler yapıldı: “Avrupa’da turizmin başını çeken Almanya’nın birinci gündeminin yavaş yürüyen aşılanma süreci olduğu, ancak yaz dönemine kadar büyük ölçüde isteyenlerin aşılarını yaptırmış olacağı, dolayısı ile tatillerine gidebileceği belirtilirken, paskalya tatili için geç kalındığı ancak büyük rizikolar ile tatilin mümkün olunduğu, bununda Alman resmi kurumlarınca desteklenmediği kanaati oluştu.”

Toplantıda pandemi sürecinde Avrupa Birliği’nde (AB) yaşanan sıkıntılar da görüşülürken, şu değerlendirmeler yapıldı: “Avrupa Birliği 27 ülke ile birlikte ortak hareket etmeninin zorluğunu yaşarken, birlik tarafından alınan kararlar başta Avusturya, daha sonra İsveç ve Yunanistan tarafından delinmeye ve birçok ülkenin tatil payını elinden kaçırmamak için, birlik dışındaki ülkelerle de ikili görüşmeler ve anlaşmalar yapması, önümüzdeki süreçten bu konuda yeni hamleler atılabileceğini gösteriyor. Bu bağlamda öne sürülen aşı pasaportu düşüncesi ise Mayıs sonuna kadar ertelenmekle birlikte, uygulanmasının etik ve ekonomik zorluklar içerdiği görülüyor.”

‘RUS PAZARINA ENDEKSLİ OLUNMAMALI’

Güvenli sağlık sertifikası ile rakiplerinin bir adım önüne geçen Türkiye’nin önünde AB yaptırımlarının durduğunun belirtildiği toplantıda, aşı çalışmalarıyla ilgili şu tespitler yapıldı: “Aşı pasaportu sadece belli aşıları yaptıranların yalnızca AB ülkeleri içinde seyahatini mümkün kılıyor. Türkiye bu süreçte hamlelerini sürerek talebini yurtdışında daha kuvvetli duyurmalı. Turizm her ne kadar çabuk ve hızlı reaksiyon alınsa da sadece Rus pazarına endeksli olmamalı. Bu yüzden AB ile ikili görüşmeler bir an önce hızlandırılmalı. Örneğin PCR test konusu bir an önce netleşmeli. Örneğin büyük bir tur operatörü PCR test maliyetleri yüzünden Polonya’dan aldığı Mart ayı rezervasyonlarını iptal etmek zorunda kaldı. Rusya pazarında havalimanlarının artırılması ve kotanın genişletilmesi zaruri gözüküyor. Zira şu an sunulan birkaç havalimanı Rusya coğrafyasında oldukça kısıtlı uçuşlara imkan kılıyor. Gerek Birleşik Arap Emirlikleri, gerek Mısır Rusya’dan turist alabilmenin yollarını arıyorlar. Nisan ayında Türk kökenli Rus tur operatörleri Antalya’ya yüzlerce turizmciyi getirerek önemli bir tanıtım atağı başlatıyorlar. Bunun doğru ve iyi kullanılması çok önemli.”

SEKTÖRÜN BEKLENTİLERİ

Turizm sezonu öncesi Antalya’nın beklentileri raporda şöyle sıralandı: “Turizmde hibe ve destek konusunda hemen herkesin hemfikir olduğu Kısa Çalışma Ödeneğinin (KÇÖ) en az Haziran ayına kadar uzatılması, zira halihazırdaki yönetmeliğe göre Mart ayında son kez verilecek KÇÖ ödeneği, işletmelerin bir kısım çalışanının işten çıkarmaya vesile olabilir. Bununla birlikte yurtdışındaki gibi hibe ve kredi desteği oteller ve acenteler açısından kaçınılmaz bir hal aldı. Özellikle İngiltere, Polonya, Almanya ve İskandinav ülkeleri ile ikili görüşmelerin üst düzeyde başlatılması gerekiyor. Çok maliyetli PCR testleri yerine çok daha ucuz ve kolay bir şekilde yapılabilen ve Dünya Sağlık Örgütü tarafından onay verilen ‘hızlı testlerin’ gündeme alınması ve olası kilitlenmenin 2021 yazında bununla aşılmasının görüşülmesi isabetli olur.”

You May Also Like

TURİZM ÇALIŞMA GRUBU ARALIK AYI TOPLANTISINI YAPTI

Yeni şoför yetişmiyor, Suriyeli ve Afganlar direksiyon başına geçecek

Turizm Çalışma Grubu’nda alternatif ürünler değerlendirildi

Pandemi ve savaşın turizme ekonomik yansıması görüşüldü