Kırcami imar planı basın açıklaması
Antalya Kent Konseyi İmar ve Planlama Çalışma Grubu
BASIN AÇIKLAMASI
Mecliste görüşülmek üzere apar topar imar komisyonuna havalesi yapılan Kırcami İmar Planlarının, yine bir oldubittiye getirilmek istendiği görülmektedir. Referandum yapılarak hangi amaca hizmet ettiğini anlamakta güçlük çektiğimiz süreci şaşkınlıkla izlemekteyiz.
Antalya Kent Konseyi olarak, Kırcami Bölgesinde bugüne kadarki planlama süreci ile bu aşamada gelinen durum değerlendirmesini, tüm kent yaşayanlarıyla paylaşmak istiyoruz.
Mecliste görüşülmek üzere imar komisyonuna havalesi yapılan Kırcami İmar Planlarının ilk altlığının 2012 yılında yapıldığı, 2014 yılında 1/5000 ölçekli nazım imar planının, 2016 yılında da 1/1000 ölçekli uygulama imar planının onaylandığı, sonrasında da 2019 yılında revizyon planının onaylandığı ve günümüze gelindiğinde Kırcami İmar Planlarının tümünün çeşitli Mahkeme kararları ile iptal edildiği görülmektedir.
Bugüne kadar birbirinin devamı niteliğindeki bu planların iptalinden sonra yine bu planların devamı niteliğinde bir plan Meclis gündemine taşınmak istenilmektedir. Bu durum geçmişte yaşanmış olan sürecin aynı şekilde tekrarlanması durumu akıllara getirmektedir ki bu durumdan en çok mağdur olan orada yaşayan vatandaşlarımızdır. Bu da planlamanın ne kadar acele edilirse o kadar geciktiği süreçleri tüm halkımıza yaşatmıştır.
Planlama sürecinin Mahkeme kararlarına rağmen aynı şekilde mi yoksa baştan mı yapılması gerektiği geçtiğimiz haftalarda referanduma taşınmıştır. Planlama halk katılımı olması gereken fakat planlama tekniği ve ilkelerinin önüne geçebilecek bir olgu değildir. Mülkiyet sahibi herkes imar planının bir an önce yapılması gerektiğini tabii ki savunabilir. Kaldı ki planlamayı sadece zayiatın %40 olması gibi bir olguyla vatandaşa sormak son derece yanlıştır.
Örneğin bugünkü yönetmelikler gereği yapılacak olan yeni bir parselasyon planında kamusal alanlarda halkın kamulaştıracak olan miktarının hiç kalmayacağı, özellikle kamusal yatırımların yeni parselasyonda hemen hayata geçirilebileceği anlatılmamıştır. Kuzey ve güney kısımda bölgeye ve kente hizmet edecek Hastane alanları yeni yönetmelik sonucu yapılacak olan parselasyonda hemen hayata geçirilebilecekken mevcut haliyle bunların yatırıma dönüşmesi hayaldir.
Yine yeni parselasyon yapılması halinde hisseli mülkiyetlerin tamamen tek mülkiyet olarak verilme durumu vatandaşlara anlatılmamıştır.
Bunların yerine altlığı bozuk planın devam ettirilmeye çalışıldığı görülmektedir. Mevcut planın hâlihazır arazi durumuna uygun olarak planlanmadığı, parselasyonların mevcut mülkiyete uygun olmadığı görülmektedir.
Eğer geçmiş plan yani hâlihazır duruma uygun olmayan plan onaylanırsa Belediyelerimizin altyapı yatırımlarına (Yollar, su, atık su yatırımları gibi) harcayacağı maliyet son derece yüksek olacağı bununda aslında kamu kaynaklarının doğru kullanılmaması yani kamuyu zarara uğratmak olacağı unutulmamalıdır. Bu bağlamda da 1600 hektarlık büyük bir alanda yapılması düşünülen planlama aslında tüm kent halkının hakkını ilgilendirmektedir.
Ulaşım bağlantılarının eski iptal edilen planlardaki gibi aynen korunması tüm kent halkının aleyhinedir. Bunun yerine doğru ulaşım bağlantıları planlanmış bir imar planı sadece Kırcami bölgesini değil özellikle etrafındaki bölgelerle birlikte tüm kenti rahatlatabilir.
Bunların yanı sıra, Kırcami bölgesinde plan haricinde konuşulmayan fakat konuşulması gereken en önemli husus parselasyon planının dayanağı Encümen kararının yani tüm alanın parselasyon planının iptal olduğudur.
Encümen kararının tüm alan için yeniden alınması gerektiğidir. Bu da aslında değişen yönetmelik gereği kötü bir durum değil aslında yeni bir fırsat niteliğindedir.
Tüm bu sebeplerden ve geçmişte birçok defa iptal edilmiş planların illaki devam ettirilmeye çalışılması sürecin yine onlarca yıl uzamasına neden olacağından, yeni mevzuata uygun olan yatırımların önünü açan ve mülk sahiplerinin müstakil olarak tapu sahibi olabileceği, ulaşım bağlantıları kuvvetlendirilmiş, aslında süreci daha kısa tutacak yeni bir planlama ve yeni parselasyon yapılması gerekmektedir.
Ayrıca, yirmi yılı aşkın süredir devam eden planlama sürecinin her aşamasında olduğu gibi bu aşamasında hukuka saygılı olmak yerine konuyu mahkemeye taşıyanları hedef göstermenin herhangi bir sonucu olmadığını hatırlatırız.
Kent Konseyi olarak bundan sonra da, bugüne kadar olduğu gibi, yaşam alanlarımıza giren her konuda, kentimiz ve yaşadığımız çevreye sahip çıkmak adına; izlemeye, değerlendirmeye ve uyarılar yapmaya devam edeceğiz.
Antalya Kent Konseyi
İmar ve Planlama Çalışma Grubu